Soru:
Düğün salonları ve bu salonlarda yapılan aşırılıklardan şikayetçiyiz. Özellikle insanların çoğu bunu gelenek haline getirmiştir. Kızının evliliği için filan düğün salonunun kiralanmasını şart koşmaktadırlar. Bu da damadın omuzundaki yükü ağırlaştırmaktadır. Bu hususta bizleri yönlendirmenizi istiyoruz.
Cevap:
Şüphe yok ki sünnete en uygun davranış, genç erkek ve kızların evliliğini kolaylaştırmak için mehirlerde ve düğün yemeklerinde aşırı harcamalardan kaçınmak gerekir. Aynı şekilde evlenecek olan erkek ve kızın aileleri de gençleri evliliğe teşvik amacıyla israftan kaçınmalı ve mehir miktarlarını düşük tutmalıdırlar. Düğün salonları bazen damat ve gelinin omuzlarındaki yükü ağırlaştırmaktadır. Düğün yemekleri de aynı şekilde bu yükü ağırlaştırmaktadır. Bu hususta meşru olan tutum bütün bu davranışlarda herkesin ağır harcamalar yapmaktan kaçınmasıdır. Resulullah ﷺ şöyle buyurmuştur:
{خير الصداق أيسره}
Nikâhın en hayırlısı en kolay olanıdır. [1]
{خيرهن أقلهن مئونة}
En hayırlısı külfetsiz olanıdır.
Bu konuda yapılması gereken herkesin sünnete uymaya çalışmasıdır. Peygamber efendimiz ﷺ Abdurrahman b. Avf’a şöyle demiştir:
{أولِمْ ولو بشاةٍ}
Bir koyunla da olsa düğün yemeği ver. [2]
Peygamber efendimiz ﷺ Zeyneb’in düğününde ekmek ve et hazırlamış ve insanları düğün yemeğine davet etmiştir.
Nihai söz: Düğün yemekleri meşrudur, fakat Müslüman’ın çok fazla yemek hazırlamak suretiyle kendisini külfet altına sokmaması gerekir. Zira fazlası çöpe gidecektir. Ayrıca fakirleri ve muhtaçları unutmaması gerekir. Eğer düğünü evlerinde yapar ve israftan kaçınırlarsa daha iyi olur. Zira önemli olan nikâhı duyurmak, bir veya iki koyunla bile olsa düğün yemeği vermek suretiyle akrabaları düğüne davet etmektir. Aşırı masraftan sakınmak herkes adına daha da hayırlı bir davranış olacaktır.
Kaynak: Şeyh İbn Baz'ın Fetvaları, Cilt No. 3 , Sayfa No. 449
Tercüme: alifta.gov.sa الرئاسة العامة للبحوث العلمية والإفتاء
[1] Hakim ve Beyhaki rivayet etmiştir. Al-Albani, Saheeh al-Jaami'de (3279) bunu sahih olarak sınıflandırmıştır.
[2] Sahih Al-Buhari, No. 2048, Rivayet eden: Abdurrahman bin Auf